13 Şubat 2012 Pazartesi

Biz çocuktuk şimdi çocuklarımızı seyrediyoruz

Geçtiğimiz Pazar günü canım Selis'im, eşi ve dünyalar tatlısı kızları İpek (kızımın adaşı) ve Çiçek bize geldiler. İpek altı buçuk, Çiçek dört yaşında. Eve girer girmez bizim İpek'in oyuncaklarına balıklama daldılar ve hakkını vererek oynamaya başladılar zira bizimki henüz oyuncaklarını diş kaşımak, yere atmak, ses çıkarmak gibi amaçlar için kullanıyor. İpek (bizim İpek) kızları görünce önce afalladı, şaşkın şaşkın bakmaya başladı, sonrasında ise pek hoşuna gitti ve çok eğlendi. Güzel güzel oyuncaklarıyla oynayan, hareketli, bıcır bıcır üstelik kendi boyuna ve yaşına yakın hem de iki ablayı yanında görmek bizimkini pek eğlendirdi. Biz kızların bu hallerini seyrederken Selis "Şebnem çocuklarımızın oyun oynamasını seyrediyoruz" dedi. Evet, çok özel bir andı, arkadaşım fark etmemizi sağladı.

Biz Meltem ve Selis üniversiteden arkadaşız, demek oluyor ki yaklaşık 15 senelik bir dostluğumuz var. Okuldan sonra farklı şehirlerde yaşamamıza rağmen hiç uzaklaşmadık. Sık sık görüşüp birlikte uzun uzun zamanlar geçiremesek de bir şekilde dostluğumuz her geçen gün daha özel ve güzel oldu. Mutluluk, sıkıntı, üzüntü, heyecan bir şekilde yaşadıklarımızı paylaşmayı, birlikteyken keyifli olmayı başardık. Beraber büyümeye çalıştık. Hani can ciğer denir ya, işte öyle. 

Benim yakın arkadaşlarım arasında ilk bebeği olan Selis'di. İpek'in doğumundan sonra Ankara'ya onları ziyarete gittiğimde, Selis "İpek bak Şebnem teyze geldi" dedi. Teyze mi!!??!! Evet, doğru, biz küçükken arkadaşlarımızın annelerine "teyze" derdik, Ayşe teyze, Candan teyze... gibi. Evet, ben de 30'uma gelmiştim ama "Şebnem teyze"?? çok tuhaf geldi, büyüdüğümüzü idrak etmenin vakti gelmişti galiba. Ben de alıştım hemen, hatta İpek'e "şebnem teyze, şebnem teyzeeee" diye bir şarkı uydurup baya oyalamıştık.

Peki ya Selcen? çok yakında arkadaşlığımızda çeyrek asırı devireceğimiz Selcen'le biz gerçekten beraber büyüdük. Artık bu süreçte biz arkadaşlık, dostluk, kardeşlik veya başka birşey ama farklı boyutlara geçtik. Bu kadar zamandan sonra, iki sene önce kızı Ayşe'yi doğduğu gün kucağıma aldığım anlar çok çok özeldi.
Şimdi ikimiz de ümit ediyoruz Ayşe ve İpek biraz daha büyüsünler de onlar da el ele dost olsunlar. Yan yana gelmelerini seyretmek çok hoşumuza gidiyor. Ayşe'nin bana tatlı diliyle "Şebnemcim" demesine bayılıyorum. Üstelik Ayşe İpek'in bir numaralı sponsoru, onun küçülen kıyafetlerini giyiyor, oyuncakları ile oynuyor ve mama sandalyesinde yemek yiyor. Dilerim onlar da hayatta daha güzel şeyleri paylaşırlar.

Dostuklarımdan pek çok ilham aldım ama en özelleri annelik konusunda oldu sanırım. Hiçbir şey tesadüf değildir. Onca yıl sonra Barış'la bir şekilde bir araya gelmemiz, aynı zamanda hamile olmamız, Yaban'ın İpek'den 10 gün önce dünyaya gelmesi ve tam da ne yapacağım ben şimdi derken Barış'ın bana birçok konuda ilham vermesi de tesadüf değil kesinlikle. Tıpkı Serda ve Meltem'le aynı yıl içerisinde bebeklerimizi dünyaya getirmemizin, birlikte büyütüyor olmamızın, biribirimize telefonla veya yanyana destek ve güç veriyor olmamızın da tesadüf olmaması gibi.

Değişik dönemlerde hayatıma giren ve bana birçok kardeşim olduğunu hissettiren kız arkadaşlarımla anneliği paylaşmak çok güzel gerçekten. Hayatta en önemli şey değil tabii ki ve herkesin öncelikleri de farklı olabilir ancak henüz anne olmamış arkadaşlarımla da benzer şeyleri paylaşmayı çok isterim. Umarım ben de diğer arkadaşlarıma ilham verebilirim.



2 yorum:

  1. Ben de ozel bir bag hissetmeye basladim anne olan arkadaslarimla,, sanki anneler gezegenine gitmis gibiyim,, dokuz ay oldu ama dunyaya hala bu annelik gozluklerinin ardindan bakiyorum ve sanirim artik cikmayacaklar gozumden,, anne olunca donusu olmuyor tabii,,
    ben de ilk 'teyze'mi pazarda 8-10 yaslarinda bir kizdan duymustum yirmilerin sonundaydim herhalde,, sen yine iyi bebek teyzesi olmussun, ben annemle birlikteydim, dumur olmustum,, 'anne, bana -teyze- dedi bu kiz!!' demistim, annem de `teyze degil o, abla abla,,` diye duzeltmisti kizi, annemle ikimizin tepkisini hatirladikca guluyorum,,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ne güzel demişsin "anneler gezegeni" evet aynen öyle gerçekten. bir de bu gezegene her yeni eklenen arkadaş da çok sevindiriyor insanı.
      pazardaki "teyze" travması bende de var :))

      Sil