6 Şubat 2012 Pazartesi

Gülme krizleri

Geçen akşam babasıyla İpek'i banyo yaptırdıktan sonra, yatağın üzerinde giydirmeye çalışırken, artık uykusu iyice başına vurmuş olan kızımı oyalamak için bir oyuncağını alıp konuşturmaya başladım. "İyi saatler olsun İpek, iyi saatler olsun İpek". Eşim "ona iyi saatler olsun denmez sadece saatler olsun denir, hafif sıyırma aşamasında iyi saatler olsun deniyor" dedi. Ben uçmuşum, iyi geceler ve saatler olsun'u birleştirmişim. Eşim öyle söyleyince tuttu mu beni bir gülme krizi. İpek babasının kucağında bana bakıp hem gülüyor hem de şaşkın. Anne gülüyor ama ortada da bir tuhaflık var. Fazla uzatmadan kendime geldim. Bu gülme krizleri bana hamileliğimden miras kalmıştır.

Hamileliğim oldukça rahat geçmişti. Başlarda biraz sarsıldım ve yorgunluk yaptı o kadar. Ne miğde bulantısı, ne şişkinlik, aş erme filan yaşamadım. Yanlız hamileliğin bana yaşattığı en enteresan durum gülme krizleriydi.

Bunu nasıl ifade edebilirim bilemedim ama ben öyle habire kahkahalar atan birisi değilimdir. Somurtkan filan da değilim elbette ama normal hayatımda en ufacık birşeyden kahkahalar çıkaran birisi de pek olmadım. Sevdiğim ve birlikte çok güldüğümüz arkadaşlarım vardır ve onlarla birlikteyken veya eşimle birlikteyken gülmekten yüzümün ağrıdığı olur ama burada gülme krizi derken anlatmak istediğim dakikalarca süren, gözlerimden ağlıyormuş gibi yaşlar gelen, karnımın ağrısına dayanamayıp durdurmak istediğim ama istemsizce tekrar başlayan bildiğiniz kriz durumu.

Hamileliğimin ilk aylarıydı, bir gece yarısı uykumdan uyandığımda eşimin bir başkasına hiç de komik gelmeyecek tek bir kelime etmesiyle ben dakikalarca güldüm. Eşim hayretle bana bakıyor, ertesi gün işe gidicez, uykumuz var ama ben kendimi tutamıyorum. Doğum yapıncaya kadar ara ara tekrar etti bu durum. İpek karnımda büyüdükçe, dolayısıyla karnım büyüdükçe daha zor olmaya başladı. Zira güldükçe karnıma acayip sancılar giriyordu, bir yandan derin nefes almaya çalışıp bir yandan gülüp karnımı tutuyordum. Acaba İpek içerde nasıl etkileniyor diye düşünüyordum. Çoğunlukla sebep eşimin söylediği basit bir söz oluyordu. Kendisi zamanla alıştı benim bu halime ama yanımızda akraba, tanıdık veya herhangi bir kişi varsa biraz tuhaf oluyordu. Diyelim ki yanınızdaki kişi bir şey söylüyor veya yapıyor hepimiz gülüyoruz, onlar duruyor ama ben gülmeye devam ediyorum. Hem de karnımı tutarak, gözümden yaşlar atarak "kah kah kah, kih kih kih". Eşim yanımızdaki kişiye açıklama yapmak durumunda kalıyordu, "bu gülmenin ilk üç dakikası seninle alakalıydı, gerisi tamamen hormonal"

Benim için sıradışı olan bu duruma anlam yüklemek istediğimde klasik bir anne tavrıyla "İpek herhalde güleryüzlü bir çocuk olucak" dedim. Elbette bu durumla ilgisi yoktur ama kızım güleryüzlü ve komik bir tip oldu, etrafıyla iletişim kurmaya başladığından beri sokakta kendisine laf atan insanlara sanki daha önce kimse onunla ilgilenmemiş gibi, "yaşasın, teşekkür ederim benimle ilgilendiğiniz için" dermiş gibi hayranlıkla gülmüyor mu!! beni de güldürüyor.


6 yorum:

  1. :) cok gulumsemeli yazi olmus, okurken ben de epey guldum,, hem hic daha once hamileligin gulme krizine neden oldugunu duymamistim,, cok guzel gecmis hamileligin,, hem de sonrasinda da devam ediyor,, kahkahaniz bol olsun,,

    YanıtlaSil
  2. Ya Şebo çoook şekersin, ne kadar tatlı yazmışsın:))
    İpoş'un şekerliği de tamamen senden ve Yalçın'dan geçme bir durum bence. Uysallığı ve sakinliği de tabii ki:)
    Gülme krizi hikayeni anlayabiliyorum, zira Antep'te bir otel odası demem yeterli olur sanırım;)
    Bir de kuzenim de hamileyken benzeri birçok vak'a yaşamıştı. Birgün TV izliyormuş ve bir dizi de biri annesine "sizi tanıdığıma memnun oldum" demiş. Bu laftan sonra bizimkini öyle bir kriz tutmuş ciddi ciddi mefta oluyormuş az kaldı ;))
    Ailecek kahkalarınız bol olsun, kah kah kih kihhh :DD

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkürler Neslicim, demek bir tek ben değilmişim bu tuhaf durumu yaşayan :)) Antep gezimiz de unutulabilir mi hiç

      Sil
  3. Ben de onu küçükken 'saatler olsun' sanırdım.aslında 'sıhhatler olsun' dendiğini biraz geç öğrenmiştim. :)

    Bloguna bugün Blogcu Anne'nin 'Patron Kim?' yazısına bıraktığın yorum sayesinde ulaştım.Çocuk yetiştirmeye bakışımızda benzeştiğimizi düşündüm. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sanırım ben de aynı sebepten dolayı senin bloguna ulaşmışım :) çocuk yetiştirme tarzları benzer annelerle karşılaşmak çok destekleyici oluyor gerçekten. Sevindim.. teşekkürler Öykü.

      Sil